Kayseri’de eşinin boğazını kesen sanığa verilen ceza, yanlış hüküm gereği bozuldu

13 Eylül 2020 tarihinde Kayseri’nin Melikgazi ilçesinde yaşanan olayda, Okan Taşdöven, uzaklaştırma kararına rağmen boşanma aşamasındaki eşi Ayşegül Taşdöven’in çalıştığı mağazaya gitti.

Çift, kızları A.T.’nin de (16) yanlarında bulunduğu sırada tartışmaya başladı.

Kızının araya girmesine rağmen durmayan Okan Taşdöven, önce mağazanın merdivenlerinde eşini eşarpla boğmaya çalıştı, ardından bıçakla boğazını keserek yaraladı.

BİBER GAZI İLE MÜDAHALE

A.T. de boğuşma sırasında yaralanırken, mağaza çalışanları biber gazı ile Taşdöven’e müdahale ederek anne ile kızını son anda kurtardı.

Olayın ardından tutuklanan Okan Taşdöven hakkında ‘eşi kasten öldürmeye teşebbüs’ suçundan dava açıldı.

MÜEBBET HAPİS, 16 YILA DÜŞÜRÜLDÜ

Kayseri 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın 16 Kasım 2020’deki karar duruşmasında; mahkeme heyeti sanığa önce ağırlaştırılmış müebbet hapis verdi, ardından da ‘eylemin teşebbüs’ aşamasında kaldığını belirterek, cezayı 16 yıla indirdi.

KIZINI YARALADIĞI İÇİN AYRICA 9 AY HAPİS

Kızı A.T.’yi de yaraladığı iddiasıyla Okan Taşdöven’e ayrıca 9 ay hapis cezası verildi. Heyet, sanığın suça meyilli olduğunu gerekçe göstererek bu cezayı ertelemedi.

Sanık, şikayetçi ve Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatları yerel mahkeme ile Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi’nin kararına itiraz ederek, dosyayı Yargıtay’a taşıdı.

KARAR BOZULDU

Dosyanın geldiği 1’inci Ceza Dairesi, itirazı değerlendirerek bozma kararı verdi. Dosya, yeniden yargılama yapılması için yerel mahkemeye gönderildi.

DOSYA YEREL MAHKEMEYE GÖNDERİLECEK

Oy birliği ile alınan kararda; hükmün yanlış kurulduğu belirtilerek, “Sanık kendisinin tanınmasını engelleyecek kasket, gözlük ve maske kullanarak katılan ve kızını takip ettiği ve bir giyim mağazasında önceden kararlaştırdığı eylemini gerçekleştirdiği, karar ile fiilin icrası arasında makul sürenin geçtiği, sebat ve ısrarla kararından dönmediği anlaşılmakla, ‘tasarlayarak kasten öldürme’ suçunun koşullarının bulunduğu gözetilmeksizin, sanık hakkında TCK’nin 82/1 maddesinin ‘a’ bendinin de uygulanması gerekirken suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde TCK’nin 82/1-d maddesi uyarınca cezalandırılmasına karar verilmesi ve dosyanın bozularak yerel mahkemeye gönderilmesine oy birliği ile karar verilmiştir” denildi.